Suriye'deki siyasi gelişmelerin ardından Türkiye'den yapılan ihracatta önemli bir artış gözlemlendi. Ocak ayında Suriye'ye yapılan ihracat, geçen yılın aynı ayına göre %34 artarak 67 milyon 574 bin dolara ulaştı. Bu artış, Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki işletmeler için önemli bir fırsat penceresi açıyor. Özellikle Suriye'nin yeniden yapılanma süreci ve temel gıda maddelerine uygulanan vergilerdeki düzenlemeler, ihracat hacminin artmasına katkı sağlıyor. Ancak uzmanlar, sürdürülebilir bir başarı için stratejik ve uzun vadeli planlamanın önemine dikkat çekiyor. Kısa vadeli kazançlara odaklanmak yerine, Suriye pazarının Orta Doğu ve Afrika'ya açılma noktasındaki potansiyelinin değerlendirilmesi gerekiyor. Türkiye'nin Suriye'ye verdiği destek ve iş birliği çabaları da bu artışta etkili faktörler arasında yer alıyor. Gelecekteki planlamalar, akılcı ve bilinçli bir ticaret anlayışı üzerine kurulmalı ve pazara sunulan ürünlerin doğru şekilde seçilmesi gerekmektedir.

Suriye Pazarının Potansiyeli

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci, Suriye pazarının sadece bu ülkeyle sınırlı kalmayacağını, Orta Doğu'nun daha derin noktalarına ve hatta Afrika'ya açılmak için bir köprü görevi görebileceğini vurguladı. Kileci, Suriye'nin uzun bir savaş sürecinden çıktıktan sonra kendini toparlamaya çalıştığını ve Türkiye'nin bu süreçte Suriye'ye her zaman destek verdiğini belirtti. Başlangıçtaki bazı hataların düzeltildiğini, özellikle temel gıda ürünlerine uygulanan yüksek vergiler konusunda ciddi düzenlemeler yapıldığını dile getirdi. Doğru işler ve doğru planlama ile Suriye'ye yapılan ihracatın katlanarak büyüyeceğini öngördü. Kileci, başlangıçta her şeyi bir anda bu pazara sunmanın doğru bir strateji olmadığını, şimdi ise ihracatçıların fırsat odaklı değil akılcı ve bilinçli bir ticaret anlayışıyla hareket etmesi gerektiğini de ekledi.

Hububat İhracatında Beklentiler

GAİB Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu, Suriye'ye ihracatı en fazla artıracak sektörlerden birinin hububat ve bakliyat olduğunu belirtti. Suriye'ye yıllık 350 milyon dolarlık hububat ve bakliyat ihracatı olduğunu ifade eden Kadooğlu, önümüzdeki süreçte bu rakamı 500-600 milyon dolara yükseltme potansiyeli gördüğünü söyledi. Bu da Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki üreticiler için büyük bir fırsat anlamına geliyor. Artışın sürdürülebilir olması için, kaliteli ürünlerin zamanında ve güvenilir bir şekilde teslim edilmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca, Suriye pazarının dinamiklerini yakından takip ederek, taleplere göre üretim ve pazarlama stratejilerinin düzenlenmesi gerekiyor. Bu sayede, uzun vadeli ve karlı bir işbirliği sağlanabilir.

Türkiye-Suriye Ticaret İlişkilerinin Geleceği

Türkiye ve Suriye arasındaki ticari ilişkilerin gelişimi, bölgesel istikrar ve ekonomik kalkınma açısından büyük önem taşıyor. Suriye pazarının yeniden canlanması, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki işletmeler için önemli bir büyüme fırsatı sunuyor. Ancak bu fırsatın sürdürülebilir olması için, stratejik ve uzun vadeli bir yaklaşım benimsenmesi şart. İhracatçılar, sadece kısa vadeli kazançlara odaklanmak yerine, Suriye pazarının uzun vadeli potansiyelini göz önünde bulundurarak hareket etmeli. Ayrıca, Suriye'deki siyasi ve ekonomik gelişmeleri yakından takip ederek, riskleri yönetmeli ve fırsatları değerlendirmelidir. Bu şekilde, Türkiye-Suriye ticaret ilişkileri daha da güçlenerek her iki ülkenin ekonomik kalkınmasına katkıda bulunabilir.