Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Aralık 2024'e ait Euro Bölgesi ve Avrupa Birliği (AB) uluslararası ticaret verilerini açıkladı. Veriler, hem AB hem de Euro Bölgesi'nin ihracat ve ithalatında artış olduğunu gösteriyor. Ancak, bu artışlar her iki bölge için de pozitif bir ticaret dengesini beraberinde getirdi.

AB'nin Aralık Ayı Ticaret Performansı

AB'nin Aralık 2024 ihracatı, bir önceki yılın aynı ayına göre %3,7 artışla 209 milyar Euro'ya ulaştı. İthalatı ise %3,9 artarak 192,7 milyar Euro oldu. Bu da AB'ye 16,3 milyar Euroluk bir ticaret fazlası sağladı. Yılın tamamına bakıldığında ise AB'nin ticaret fazlası 150,1 milyar Euro olarak kaydedildi. Bu rakam, AB ekonomisinin dış talepteki artışı başarılı bir şekilde karşıladığını gösteriyor. Önemli ihracat ortakları arasında ABD, İngiltere, Çin ve Türkiye yer alırken, ABD, İngiltere, Çin ve İsviçre en büyük ithalat kaynakları olarak öne çıktı. Euro Bölgesi'nin güçlü performansı, AB ekonomisi üzerinde olumlu bir etki yarattı.

Euro Bölgesi'nde Aralık Ayı Ticaret Fazlası

Euro Bölgesi'nde ise Aralık 2024 ihracatı, geçen yılın aynı ayına göre %3,1 artışla 226,5 milyar Euro oldu. İthalat ise %3,8 artarak 211 milyar Euro olarak gerçekleşti. Sonuç olarak, Euro Bölgesi Aralık ayında 15,5 milyar Euroluk bir ticaret fazlası elde etti. 2024 yılı genelinde ise Euro Bölgesi'nin ticaret fazlası 176,9 milyar Euro'ya ulaştı. Bu veriler, Euro Bölgesi ekonomisinin güçlü bir dış ticaret performansı sergilediğini göstermektedir. Bu performansın devamlılığı, bölgenin ekonomik büyümesi için oldukça önemlidir. Bölgenin ithalat ve ihracat ilişkileri sürekli olarak analiz edilerek gerekli önlemler alınmalıdır.

2024 Yılı Ticaret Fazlası Değerlendirmesi

Hem AB hem de Euro Bölgesi'nin 2024 yılında kaydettiği yüksek ticaret fazlası, küresel ekonomideki belirsizliklere rağmen bölgenin ekonomik dayanıklılığını gösteriyor. Ancak, bu fazlalığın sürdürülebilirliği ve uzun vadeli etkileri, gelecekteki ekonomik gelişmelere bağlı olacaktır. Uluslararası ticaret dinamiklerinin yakından takip edilmesi ve olası risklerin önceden tespit edilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu durum, hem AB hem de Euro Bölgesi'nin istikrarlı bir ekonomik gelecek için daha planlı ve önleyici tedbirler almasını gerekli kılmaktadır.